001- FATİHA SÛRESİ 1.-7. Ayetleri Esbâb-ı Nüzulu
Fatiha Sûresinin nerede ve ne zaman nazil olduğu konusu ihtilaflıdır ve bu konuda değişik rivayetler vardır.
Hz. Ali (ra)'den rivayete göre o şöyle demiştir: Fâtihatu'l-Kitâb Mekke'de Arş'ın altında bir hazineden nazil olmuştur.
Bu rivayete bakarak usulcüler, Mücahid'in "Fatiha Sûresi Medine'de nazil olmuştur." sözünü hatalı görürler. Ayrıca Übeyy ibn Ka'b'den gelen sahih bir rivayette de Fatiha, Kur'ân'dan ilk nazil olanlar arasındadır ve o, es-Seb'u'l-Mesânî'dir. "Sana es-Seb'u'l-Mesânfyi verdik" mealindeki âyeti içinde bulunduran el-Hıcr sûresinin mekkî olduğunda ise hiç ihtilâf yoktur.[1] İbn Abbâs, Katâde ve sahabenin çoğu da bu görüştedirler.
Übeyy ibn Ka'b'den gelen rivayete ek olarak Sa'lebî tefsirinde Amr ibn Şurahbîl'den gelen bir rivayete de yer verilir. Bu rivayette ise Fatiha Sûresinin ilk nazil olan sure olduğu ileri sürülmektedir. Amr ibn Şurahbîl şöyle anlatıyor: Kur'ân'dan ilk nazil olan "el-Hamdu lillâhi Rabbi'l-âlemîn"dir. Şöyle ki: Hz. Peygamber (sa) Hz. Hadice'ye gizlice "Bana (aklıma) bir şey karışmış olmasından korktum." demişti. Hz. Hadice: "O da ne ki? Nereden böyle bir korkuya kapıldın?" diye sorunca Efendimiz (sa): "Yalnız olduğum bir sırada "Oku!" diye bana seslenildiğini duydum." dedi. Sonra Hz. Peygamber Varaka ibn Nevfel'e gidip durumu anlatınca Varaka: "Sana bu seslenme tekrar vukubulacak olursa olduğun yerde kal, kaçıp orayı terketme, iyice dinle." dedi. Hz. Peygamber de Öyle yaptı. Cibril geldi ve ona: "Rahman Rahîm Allah'ın adıyla. El-hamdu lillâhi Rabbi'l-âlemîn" de, dedi. Bu haberin isnadı "Ebu Sâlih'den, o da İbn Abbâs'tan" şeklinde İbn Abbâs'a çıkarılmaktadır.[2]
Bu haber Hz. Peygamber (sa)'e ilk nazil olan vahyin Fatiha olduğu anlamına gelmese bile herhalde Efendimiz (sa)'e ilk nazil olanlar içinde Fatiha'nın da bulunduğuna delâlet etmektedir.
Ebu'l-Leys Nasr ibn Muhammed es-Semerkandî'nin tefsirinde, surenin yarısının Mekke'de, kalan yarısının da Medine'de nazil olduğuna dair garip bir görüş de nakledilmiştir.[3]
Ancak rivayetler arasını te'lif sadedinde bazı âlimler de "Sûre bir kere Mekke'de namaz farz kılındığında, bir kere de Medine'de kıble Beytu'l-Makdis'den Ka'be'ye çevrildiğinde olmak üzere iki defa nazil olmuştur." derler.[4]
***
[1] Nizamuddîn el-Hasen ibn Muhammed en-Nişâbûrî, Garâibu'l-Kur'ân ve Rağâibu'l-Furkân (Taberî Tefsiri kenarında), Kahire, Bulak 1323, i, 72.
[2] el-Fahru'r-Râzî, et-Tefsîrul-Kebîr, Tahran tarihsiz (Dâru'l-Kutubi'l-İlmiyye), 1,177.
[3] Ebu Abdullah Muhammed ibn Ahmed el-Kurtubî, el-Câmiu li-Ahkâmi'l-Kur'ân, Beyrut 1408/1988,1,82.
[4] Şihâbuddîn es-Seyyid Mahmûd el-Alusî el-Bağdâdî, Ruhu'l-Me'ânî fî Tefsîri'i'l-Kur'âni'l-Azîm ve's-Seb'i'l-Mesânî, Îhyâu't-Turâsi'l-Arabî, Beyrut tarihsiz, 1,33.
Bedreddin Çetiner, Esbab-ı Nüzul, Çağrı Yayınları: 1/13.
_________________ " Hayrlar feth olsun ; şerler def olsun !..."
|