Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 9 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Gümüşhanevî Dergahı: Abdulaziz Bekkine,M.Z.Kotku ve Erbakan
MesajGönderilme zamanı: 28.02.11, 16:06 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 05.01.10, 16:36
Mesajlar: 44
Yalnız Demokrat–Ferruh Bozbeyli Kitabı- ve Abdulaziz Bekkine

Yalnız Demokrat – Ferruh Bozbeyli Kitabı-

Tuncay OPÇİN

Son iki haftadır birbirinden güzel kitaplar okudum. Bunlar içerisinde çok dikkatimi çeken ve gözden kaçan bir kitapla ilgili düşüncelerimi aktarmak istiyorum. Kitap aylardır masamda bekliyor. Daha fazla merakta bırakmadan adını vereyim; Yalnız Demokrat – Ferruh Bozbeyli Kitabı. Önce isterseniz kitabın künyesini vereyim, ardından da bu kitabı niçin önemsediğimi, sizlere tavsiye ettiğimi anlatayım.

Yalnız Demokrat – Ferruh Bozbeyli Kitabı, Timaş Yayınlarının “Hatırat” serisinden çıktı. Nehir söyleşi şeklinde yayınlanan kitapta Bozbeyli’yi iki kişi konuşturmuş; İhsan Dağı ve Fatih Uğur. Her iki isim de Zaman kökenli. İhsan Dağı Zaman’da köşeyazarı. Fatih Uğur ise haber müdürü.

Ferruh Bozbeyli, geç kuşakların yakından tanıdığı bir isim. 1980 sonrasında doğup, büyüyenler için bu isim hiçbir şey ifade etmiyor. Benim için ise 1973 seçimlerinde İzmir – Eşrefpaşa’da bir kahvehanede topladığı seçmenlerine partisini, partisinin yaptıklarını anlatmaya çalışan bir lider.

1980 öncesinde varolan ama sonrasına kalmayan iki parti vardı; Demokratik Parti ve Güven Partisi. Demokratik Parti’nin genel başkanı Ferruh Bozbeyli’ydi. Güven Partisi’nin başında ise Prof. Dr. Turhan Feyzioğlu vardı. Demokratik Parti yetmişlerin başında Adalet Partisi’nden ayrılmış, partinin ağır topları Sadettin Bilgiç, Mehmet Turgut gibi isimlerin kurduğu bir partiydi. İçinde 1960 öncesinin iktidar partisi Demokrat Parti’den pek çok isim de vardı. Bunlar arasında hiç şüphesiz Mutlu ve Yüksel Menderes kardeşler dikkat çekiciydi.

Aklımda hep silik bir siyasetçi olarak kalan Ferruh Bozbeyli kitabını okuduğumda çok şaşırdığımı itiraf etmeliyim. Ben hırsı aklından büyük bir karekter karşıma çıkacak diye beklerken tam tersine oldukça donanımlı, bilge bir siyasetçi ve devlet adamı portresiyle karşılaştım. Bugüne kadar hiç bilmediğim yönü ise tasavvufla temasıydı.

Son yıllarda özellikle cumhuriyet sonrası tarikatlerin varoluş biçimleriyle ilgili okumalar yapıyorum. Tarikatler, Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması ile ilgili kanunun kabulünün ardından Türkiye’de hep varolmaya devam ettiler. Ancak bunu yeraltına çekilerek yaptılar. Ben de geçen yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren varlıklarını yeraltında sürdürmek zorunda kalan bu kurumların zor günlerine merak saldım. Tahmin edeceğiniz gibi yakın tarihe kadar konuyla ilgili yazılı – basılı kaynak bulmak oldukça zordu. Hem araştırmacılar bu konulara ilgili duymuyordu, hem de dönemin şahitleri bildiklerini anlatmaktan imtina ediyorlardı. Ancak son dönemde konuyla ilgili epeyce kitap yayınlandı.

İşte bu dönemde merak ettiğim isimlerin başında Abdülaziz Bekkine geliyordu.

Abdülaziz Bekkine, Nurettin Topçu’yu etkileyen isimdi. Sırf bu nedenden ötürü özel bir ilgiyi hak ediyordu. Nitekim konuyla ilgili Birol Biçer’in ağyarını mani efradını cami bir yazısı Chronicle dergisinde yayınlandı. Bekkine İskender Paşa Cemaati ismiyle günümüzde bilinen tarikat kolunun tohumlarını atan isimdi.

Herkes Nakşiliğin bu kolunu Mehmet Zahid Kotku ismi ile özdeşleştirirken Biçer bize bu büyük oluşumun temellerinin Bekkine tarafından hazırlandığını söylüyordu. Bekkine’nin etkiledikleri arasında Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Sabahattin Zaim gibi isimler oldukça dikkat çekiciydi.

Ferruh Bozbeyli de Bekkine’nin yakın halkasında bulunmuş bir isim. Daha doğrusu isimmiş. Ben İhsan Dağı ve Fatih Uğur’un bu çalışmasını okuyuncaya kadar bunun farkında bile değildim. Bozbeyli, Bekkine ile ilgili çok güzel detaylar veriyor. Nurettin Topçu’nun Bekkine’nin vefatının ardından İskender Paşa grubu ile yollarını ayırmasıyla ilgili anlattıkları oldukça manidar.

Bozbeyli’nin kitabını okurken dikkatimi çeken bir diğer nokta İsmet İnönü ile ilgili anıları. İnönü’nün insanlarla kurduğu ilişkileri, kurnazlığını tüm çıplaklığıyla anlatıyor. Bozbeyli İnönü’yü “devlet adamı” olarak tanımlıyor. Övgüde veya yergide bulunmayıp yorumu okura bırakıyor.

Yazıyı önce Bekkine, ardından İnönü ile ilgili iki anekdot ile bitirilem.

Akademik kariyerinin zirvesine çıkan Necmettin Erbakan yeteri kadar güçlendiğini düşünmüş olacak ki parti kurmak, politikaya girmek için şeyhinden izin istiyor. Abdülaziz Bekkine ise Erbakan’a siyaseti hamam tasına benzeterek karşı çıkıyor; “Politika tıpkı hamam tası gibidir. Bir cenabetin elinden başka bir cenabetin eline geçer”.

Ferruh Bozbeyli bir gün İsmet İnönü’ye Atatürk’le ilgili düşüncelerini soruyor. İnönü’de karşı soruyla Bozbeyli’nin fikirlerini öğrenmek istiyor. Bozbeyli Atatürk’ü tek kelimeyle anlatmak için “Devlet adamı, komutan” dedikçe karşı çıkıyor. Sonunda kendi düşüncesini açıklıyor; “Politikacıydı”. Atatürk’ün bütün hayatının politik bir oyun olduğunu söylüyor İsmet İnönü. Lozan Anlaşması konusunda da o günden bakıldığında eleştirilebilecek çok şey olduğunu düşünüyor. Ancak “1920’lerin Türkiye’sinin şartları oydu” diyerek açık yüreklilikle kendisini sorgulayabiliyor.

Velhasıl Ferruh Bozbeyli’nin hatıraları 1950 ile 1980 yılları arasında yaşananlarla ilgili çok güzel fikir veriyor. TBMM’nden bakan aktif bir politikacının gözüyle olaylar, insanlar olabildiğince nesnel aktarılmış. Mutlaka okuyun derim.

...

20 Eylül 2010


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yalnız Demokrat–Ferruh Bozbeyli Kitabı- ve Abdulaziz Bekkine
MesajGönderilme zamanı: 01.03.11, 13:16 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 01.04.10, 00:05
Mesajlar: 220
derkenar yazdı:
Yalnız Demokrat – Ferruh Bozbeyli Kitabı-


Herkes Nakşiliğin bu kolunu Mehmet Zahid Kotku ismi ile özdeşleştirirken Biçer bize bu büyük oluşumun temellerinin Bekkine tarafından hazırlandığını söylüyordu. Bekkine’nin etkiledikleri arasında Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Sabahattin Zaim gibi isimler oldukça dikkat çekiciydi.



Bekkine Hz.lerini dergâha getiren Kotku Hz.leridir.

Bekkine Hz.lerinin kısa süren irşâd hayâtında-Üstazların üstâzı-Gümüşhanevî Hz.lerinden müteselsilen ilme ve ilim insanına değer verme ve ulu'l-emri terbiye etme usûlünü devr aldığı ve uyguladığı muhakkak.

Ancak İskenderpaşayı İskenderpaşa yapan zât Kotku hz.leridir.

Kendisi sadece siyâsîleri irşâd etmekle yetinmedi bir muhafazakar partinin kurulmasına da ön ayak oldu:MSP!

Dârü'l-harp memleketleri tek tek gezerek dârü'l-harâb haline gelmiş ülkesi için motor prototipi alarak ilk motor fabrikasını kurduran da Kotku hz.leridir.

Bekkine Hz.leri klasik Gümüşhanevî çizgisinin bir mümtaz hocasıdır.Ama dergâhı bir nevi 'Zâhidiyye' ve 'İskenderpaşa Ekolü' haline getiren Mevlânâ Şeyh Muhammed Zâhid ibn İbrâhim el bürûsevî (k.s.a) hz.leridir.

Kendisinden sonra bu misyonu ele aldıklarını söyleyen Es'ad Coşan Hoca da Akşit Hoca da O'nun orijinalliğini yakalayamamışlardır.

Fefhem!!!

_________________
Ne Dervişlikte, ne Şeyhlikte, ne İmamlıkta iş yok... İş, Allah'ın rızasını kazanabilmekte!.. İş, Allah'ın rızasını kazanabilmekte!.. İş, Allah'a kul olabilmekte!..(MZK)


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yalnız Demokrat–Ferruh Bozbeyli Kitabı- ve Abdulaziz Bekkine
MesajGönderilme zamanı: 01.03.11, 17:37 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 07.12.10, 00:24
Mesajlar: 424
Gümüşhanevî yazdı:
Ancak İskenderpaşayı İskenderpaşa yapan zât Kotku hz.leridir.

Kendisi sadece siyâsîleri irşâd etmekle yetinmedi bir muhafazakar partinin kurulmasına da ön ayak oldu: MSP!

...

Kendisinden sonra bu misyonu ele aldıklarını söyleyen Es'ad Coşan Hoca da Akşit Hoca da O'nun orijinalliğini yakalayamamışlardır.

Fefhem!!!


MSP-RP, Erbakan çizgisinin Gümüşhanevî Dergahı ile ilişkisi hakkında çok konuşulsa da ayrıntılı bir tarih kaydı yoktur.

Prof. Dr. M.Esad Coşan Hocaefendi'nin anılarını kaydettiği bir günlük var ise çok ciddi bilgiler içerdiğinden eminim.

Siyaset-tarikat ilişkisinin değerlendirilmesi için yakın tarihte yeterince tecrübe sahibi olan akademik müslümanların bu konuyu değerlendirmelerinde fayda olacağı kanaatindeyim...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Gümüşhanevî Dergahı: Abdulaziz Bekkine,M.Z.Kotku ve Erbakan
MesajGönderilme zamanı: 02.03.11, 12:42 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 01.04.10, 00:05
Mesajlar: 220
Coşan Hocanın günlüğü kadar Zahid Kotku Hz.lerinin günlüğü de önemlidir.

Damad Coşan Hoca bu günlüğün kendisinde olduğunu defeatle söylemiştir.

Kotku Hz.lerinin Tasavvûf defteri ise Akşit Hocadadır.

Yani kendisinden sonra bir nesli ve bir ekolü yetiştiren Kotku hz.lerinin zahiri belgeleri Coşan Hocadadır batıni belgeleri ise Akşit Hocada...

Kendim Akşit hocadan bu defterin fotokopisini çektirmek için istemiştim ama münasib görmediler...

Coşan hocadaki günlük ise kimdedir bilemem.

Üniversiteden de tasavvûf tarihi çalışan Hocam benden tasavvufta Kotku örneği meselesini tedkîk etmemi istemişti.

Dua ederseniz bu meseleyi bi-iznillah tenvir etmek niyetindeyim.

Bakalım...

Kotku Hz.leri anlaşıldığı zaman Türk tasavvuf hayatında mühim bir vak'a da anlaşılacaktır.

Ki Kotku Hz.ler kendi başına bir vak'adır.

_________________
Ne Dervişlikte, ne Şeyhlikte, ne İmamlıkta iş yok... İş, Allah'ın rızasını kazanabilmekte!.. İş, Allah'ın rızasını kazanabilmekte!.. İş, Allah'a kul olabilmekte!..(MZK)


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Gümüşhanevî Dergahı: Abdulaziz Bekkine,M.Z.Kotku ve Erbakan
MesajGönderilme zamanı: 02.03.11, 15:45 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 30.12.08, 13:50
Mesajlar: 175
Abdulaziz Bekkine ve M.Zahid Kotku'nun sadece Hoca-talebelik münasebetinde takılı kalmadıklarını görebiliyoruz.

A.Bekkine Hazretlerinin derslerine sürekli devam etmesine rağmen daha sonra yerine geçen M.Zahid Korku Hazretleri için "bakkal kılıklı adam" diyen Nurettin Topçu buna misaldir.Kendisi bilindiği üzere üniversitede hemde felsefe hocasıdır.Siyasetten,eğitime tesirlerinin olduğu muhakkak.Sadece cami hocalığı yapan bir M.Zahid Kotku'yu düşünmemiz mümkün değil.

Birkaç alıntı ile bunu özetleyeceğim.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Gümüşhanevî Dergahı: Abdulaziz Bekkine,M.Z.Kotku ve Erbakan
MesajGönderilme zamanı: 02.03.11, 16:00 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 30.12.08, 13:50
Mesajlar: 175
Cihad-M.Zahid Kotku/Seha Neşriyat...

"Meselâ seçim zamanı kullandığımız reyler bizim hangi tarafın adamı olduğumuzu açıkça göstermektedir. Hiçbir müslüman açlıktan öleceğini bilse bile bir Allahsıza, bir dinsize, bir masona ve bir caniye katiyyen rey veremez ve onların tarafını tercih edemez, insanın kendi aklı ile bazan çok aldandığı görülegelmekte. Mason cemiyetlerine giren müslümana nasıl müslüman diyebileceksiniz ve bunların idarelerine ne cesaret ile girebilirsiniz ve bunları destekler ve halka da onay ak olduğunuzu bilmez misiniz, bunların vebali de acaba kimin defterine yazılacak. Hiç. telâş etme ve kendini de kandırma bir mason teşkilâtı senin amaline hiç döner mi?"

"Bizim yolumuzda hizmet asıldır. Bu tarikin binası, zamanın ihtiyacına göre hizmet için kurulmuştur. Ne zaman ki hizmete ihtiyaç vardır, orada zikir ve murakabeler tehir edilir, insanlığa hizmete çalışılır. Hizmet varken, 'Benim zikrim var, dersim var ' deyip zikirle dersle meşgul olmak büyük hatadır. " [Bu söz kitaptan hariçtedir.Kaynağını bulamadım.Diğer yerlerdeki alıntılar bahsettiğim kitaptandır]


"Artık bugün eskisi gibi harb usulleri kalmamış, şimdi kalelerin içinden fethedildiğini hâlâ mı anlamayacaksın? Şimdi cephelerde dövüşmeye pek lüzum yok. İş hemen paraya dayanıyor. İktisâden paralara hâkim olan, dünyaya da hâkim. Öyle ise sen şimdi istersen paralarını sakla, istersen günah yerlerde ye. İstersen de âhiret için harca. Bire on veren Allah böyle yerde bire 700 verir. Bu suretle seni teşvik eder ve buyurur ki, ebedî saadet evi olan Cenneti bulasın. Bunun en kolay ve kestirme yolu da düşmanlarının tatbik ettikleri usullerin daha güzel ve iyisini senin de yapmandır."

"Bugün milletler arasında en geri kalanı da biziz. Binaenaleyh, en çok iktisada riayet etmeye mecburuz. Lüks ve israftan olduğu kadar, zaruri masraflarımızdan bile keserek, bir an evvel hem borçlardan kurtulmak, hem de bir daha kimsenin ne parasına ne de sanatına muhtaç olmayacak derecede fabrikalara sahip olmalıyız. Diğer müslüman memleketlerindeki, müslüman kardeşlerimizin de imdadına yetişip, onları da Avrupalıların, ecnebilerin iktisadî esaretinden kurtarmalıyız. Esir ve zelîl değil, hür ve aziz olarak dünyada yaşamanın yoluna gitmemizin lâzım olduğunu artık kim inkâr edebilir? Fakat, bunun yegâne çaresi de, ne kadar iktisat yaparsan yap, ipin ucu masonların elinde oldukça, ne esaretten ne de borçtan kurtulabiliriz. Onun için, ne yapıp yapıp bu memleketten masonları ebediyyen kov, çıkar ve bir daha sokma ki, bütün ocakları sönsün. Sen bunu yapmazsan veya yapamazsah, iyi bil ki, onlar senin ocağını söndürecek, senin evinde, onlar çubuklarını yakacaklar. Nasıl ki, kara sinekleri ve sivri sinekleri öldürmezsek, onların bizleri, mikropları taşımak suretiyle öldüreceklerinden şüphemiz yoktur."



"Ne yazık ki, bugün kendi karnımızı doyuracak buğdayı bile dışarıdan tedarik ettiğimizi görüyoruz da, bu ne haldir diye ağlamamız lâzım gelirken, biz hâlâ ve hâlâ kendi sevdalarımızın peşinde ve yaşamanın, gülüp oynamanın yolundayız. Ne kadar acı desek azdır. Baksanıza, bizim hacı efendinin bir gazası kırk hacca bedel. Acaba bu ne demektir. Efendi, şu demektir ki, kırk hac sevabı var bir gazada. Şimdi bu gaza için uğraşmanın ne kadar lüzumlu olduğunu bizlere açıkça anlatmıyor mu? öyle ise hani nerede tayyare fabrikalarımız, nerede tank tezgâhlarımız, hani nerede o cihad aşkı? Bak bak, şu komünistlerin kandırdığı çocuklarımıza, sapık inançlarına karşı gelen sağcı, dindar çocuklarımızı, kardeşlerimizi nasıl öldürüyorlar, nasıl amaçlarına erişmek için kıyametler koparıyorlar? Yalanlar, iftiralarla birlikte, devlet ve kanun dinlemeden ve korkmadan, hergün bir şeyler yapıyorlar. Boykotlar, işgaller icad ediyorlar, çocukları mekteplerine sokmuyorlar. Hattâ hocalarını tehdit ediyorlar, dövüyor ve öldürüyorlar da, bizler hep karşıdan seyirlerine bakıyoruz. Bu anarşiyi önlemek için ne paralarımıza kıyabiliyoruz, ne de canımıza. Elbette o zaman ne hürriyet kalır, ne de din ve iman. İşte bolşevik memleketlerdeki müslümanların hali! İbret almak lazımsa, bir bakış kâfi değil midir?"

"Bir millet kaç partiye bölünmüş, hepsinin fikirleri, kanaatleri, bilgileri, idareleri hep ayrı ayrı. İslâm'ın istediği vahdet, tamamiyle ortadan kalkmış durumda. Cenba-ı Hakk cümlemizin mu'ini olsun.

Her kim İslâm'ın ihyası için çalışmak istiyorsa, mutlaka ilme çalışması lâzımdır. Allahsız insan olamaz. Allah'ı bilmek de ilimle olacağından, insanın da, milletin de hayatı bu ilimledir. Fabrikalar insanı Allah'a yaklaştırmaz, belki daha çok sefahata ve günahlara sevk eder. Kurtuluş fabrikalarda değil, ancak ilim ve cihad iledir."

" Ehl-i cihad olmazsan, ne kadar âlim olursa olsun bir gün orasının düşman istilâsına uğrayacağı, düşmanın nice vahşetinden inleyerek ölmeye mahkum olunacağı açıktır."


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Gümüşhanevî Dergahı: Abdulaziz Bekkine,M.Z.Kotku ve Erbakan
MesajGönderilme zamanı: 02.03.11, 16:41 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 01.04.10, 00:05
Mesajlar: 220
Vukuf-i Kalbi yazdı:
Abdulaziz Bekkine ve M.Zahid Kotku'nun sadece Hoca-talebelik münasebetinde takılı kalmadıklarını görebiliyoruz.

A.Bekkine Hazretlerinin derslerine sürekli devam etmesine rağmen daha sonra yerine geçen M.Zahid Korku Hazretleri için "bakkal kılıklı adam" diyen Nurettin Topçu buna misaldir.Kendisi bilindiği üzere üniversitede hemde felsefe hocasıdır.Siyasetten,eğitime tesirlerinin olduğu muhakkak.Sadece cami hocalığı yapan bir M.Zahid Kotku'yu düşünmemiz mümkün değil.

Birkaç alıntı ile bunu özetleyeceğim.


Topçu kendine baksın...

....

Bekkine hz.leri Zahid hz.leri için "o evliya nümunesi" buyurmuşlar.

Topçu, "bakkal kılıklı" diyorsa bu zahid hz.lerinde kendi ruhunu görmesindendir.

....

MODERATÖR NOTU: Öfkelendiğinde de zarafetini koruyanlardan olalım.

_________________
Ne Dervişlikte, ne Şeyhlikte, ne İmamlıkta iş yok... İş, Allah'ın rızasını kazanabilmekte!.. İş, Allah'ın rızasını kazanabilmekte!.. İş, Allah'a kul olabilmekte!..(MZK)


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Gümüşhanevî Dergahı: Abdulaziz Bekkine,M.Z.Kotku ve Erbakan
MesajGönderilme zamanı: 02.03.11, 17:21 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 07.12.10, 00:24
Mesajlar: 424
Vukuf-i Kalbi yazdı:
Abdulaziz Bekkine ve M.Zahid Kotku'nun sadece Hoca-talebelik münasebetinde takılı kalmadıklarını görebiliyoruz.

...
Siyasetten,eğitime tesirlerinin olduğu muhakkak.Sadece cami hocalığı yapan bir M.Zahid Kotku'yu düşünmemiz mümkün değil.

Birkaç alıntı ile bunu özetleyeceğim.


Bu konuya istersen "Necmeddin Erbakan'ın Tasavvufî Kimliği" başlığı açıp oradan devam edilmesi iyi olur.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Yalnız Demokrat–Ferruh Bozbeyli Kitabı- ve Abdulaziz Bekkine
MesajGönderilme zamanı: 02.03.11, 17:23 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı

Kayıt: 17.11.09, 20:45
Mesajlar: 96
hayatiata yazdı:
Gümüşhanevî yazdı:
Ancak İskenderpaşayı İskenderpaşa yapan zât Kotku hz.leridir.

Kendisi sadece siyâsîleri irşâd etmekle yetinmedi bir muhafazakar partinin kurulmasına da ön ayak oldu: MSP!

...

Kendisinden sonra bu misyonu ele aldıklarını söyleyen Es'ad Coşan Hoca da Akşit Hoca da O'nun orijinalliğini yakalayamamışlardır.

Fefhem!!!


MSP-RP, Erbakan çizgisinin Gümüşhanevî Dergahı ile ilişkisi hakkında çok konuşulsa da ayrıntılı bir tarih kaydı yoktur.

Prof. Dr. M.Esad Coşan Hocaefendi'nin anılarını kaydettiği bir günlük var ise çok ciddi bilgiler içerdiğinden eminim.

Siyaset-tarikat ilişkisinin değerlendirilmesi için yakın tarihte yeterince tecrübe sahibi olan akademik müslümanların bu konuyu değerlendirmelerinde fayda olacağı kanaatindeyim...


Bir video olması lazım izlediğim bir sohbetti ama kesin kaydıyla hatırlayamadığım için iddia etmeyeceğim...
Erbakan hocam a bir kaç sağlam ihvan ve yüklü bir meblağ para ile siyaseten tenvir etmesi için vazife tevdi edildiğini hatırlıyorum. Tevdi eden Kotku hazretleridir...

İnşaallah kaynağa ulaştığımda paylaşmak isterim...


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 9 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 1 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye