Sufiforum.com

2009'da başlayan SUFİFORUM'da İslam; İslam Tasavvuf Geleneği ile ilgili her türlü güncel ya da 'eskimez' konular yer almaktadır. İçerik yenilemeleri tasavvuf.name sitesinden sürdürülmektedir. ALLAH YÂR OLSUN.

Giriş |  Kayıt




Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 4 mesaj ] 
Yazar Mesaj
 Mesaj Başlığı: Anadolunun Muhyiddîn Arabîsi Niyâzî Mısrîden seçtiğim şiirle
MesajGönderilme zamanı: 12.02.11, 11:59 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı

Kayıt: 22.12.10, 12:15
Mesajlar: 91
Bu sütûna peyderpey ekleyeceğim Niyâzî Mısrî şiirlerinin îzâhı noktasında katkıda bulunup soru sorabilirsiniz.



Her denînin sözüne aldanıp etme ihtilât,
Her leîmi sırra mahrem sanma eyle ihtiyât.
Şol ki söz kadrin bilür cânın ana eyle nisâr,
Ayağının altına döşe yüzünü çün bisât.
Arifin kadrin yine ol ârif olanlar bilür,
Ehl-i ulûvvun rütbesini bilmez ehl-i inhitât.
Güç getirme kendine geldikçe a’dâ tâ’nesi,
Sükkeri helvâdır andan hâsıl olur inbisât.
Ey Niyâzî fâriğ-u âzâde ol var çekme gam,
Kahr-u lütfu bir bilürsen gam olur sana neşât.


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Anadolunun Muhyiddîn Arabîsi Niyâzî Mısrîden seçtiğim şiirle
MesajGönderilme zamanı: 12.02.11, 12:07 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 26.12.08, 08:19
Mesajlar: 583
Alıntı:
Ey Niyâzî fâriğ-u âzâde ol var çekme gam,
Kahr-u lütfu bir bilürsen gam olur sana neşât.



işte dünyadaki cennet .Allah onlardan razı onlarda Allahdan razı.
"Taş yastık,Yün yastık seven başa hepsi bir "diyorya ömer hayyam

Darendeli Osman Hulusi efendinin bir şiirini hatıra getirdi mısri sultan;
Ağyârı koy ol meclis-i dil-dâra götürme
Bülbül sanuban zâğı o gül-zâra götürme

Bu derdine bir çâre ara bul da tabîbi
Nâ-mahreme derd-i dili tîmâra götürme

Kur dost ile pazarını al sat tek ü tenhâ
Bîgâneye sır verme o pazara götürme

Yak cânını aşk oduna tâ ki yanakalasın
Ferdâya anı yakmaya şol nâra götürme

Açdırmak için bâbını bu genc-i derûnun
Var ârife nâ-mahrem-i esrâra götürme

At yok olacak varını bir vara eriş kim
Varı yok olan varını ol vara götürme

Yek bakışla etmeye bu seng-i dili kîmyâ
Bul basîri bînâsı yok ebsâra götürme

Cân u dili pâk eyle de cânâna fedâ kıl
Nâ-pâkleri pâk-dil ü dîdâra götürme

Ağyâr kim imiş yâr kim imiş eyle tefekkür
Bul yârını bu sözleri ağyâra götürme

Hulûsî ağart yüzünü de dosta revân ol
Halvet-geh-i dil-dâra anı kara götürme


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
 Mesaj Başlığı: Re: Anadolunun Muhyiddîn Arabîsi Niyâzî Mısrîden seçtiğim şiirle
MesajGönderilme zamanı: 12.02.11, 15:29 #mesajın linki (?)
Çevrimdışı
Moderator
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 17.12.08, 16:48
Mesajlar: 237
Her denînin sözüne aldanıp etme ihtilât,
Her leîmi sırra mahrem sanma eyle ihtiyât.

Her alçağın sözüne aldanıp etme aldanma,
Tedbirli ol, her basit kişiyi sırra mahrem sanma.

Her kim sana falan kişi seni övdü derse ona söyle ki beni öven sensin! Onu bahane ediyorsun, Her kim sana falan adam sövdü derse ona dersin ki, bana söven sensin, onu bahane ediyorsun.
"Sana sö­ven, ancak o sövmeyi sana anlatandır," derler. Bu sözü o söyleme­miştir, belki de başka manada söylenmiştir dersin. O adam gelir de falan kişi senin için kıskanç dedi derse, şöyle ki:
Kıskançlığın iki mâ­nası vardır. Biri insanı cennete götüren kıskançlıktır. Bu, hayır işte başkalarından geri kalmamak için gösterilen kıskançlıktır. Ben niçin fazilette ondan geri kalayım, der.
Allah Teâlâ velilerine karşı düşmanlık duygusu besleyenler sanırlar ki onlara kötülük ederler. Bu yanlıştır, belki iyilik ederler. Onların gönüllerini kendilerinden soğuturlar. Çünkü onlar âlemin gamını çekerler. Bir kimseye karşı bu sevgi ve koruma, bir yük gibidir ki, bu Kaf dağını onun boynuna ve omuzla­rına yükletmek, onu daha da ağırlaştırmak demektir. Yani bir şey yaparlar ki sevgileri daha da artar, o onların daha çok dert ortağı olur. O zaman kendi sevgilerini ve düşüncelerini unuturlar. İşte bu onların canlarına rahatlık getirir.[1]
وَمِنْهُمْ اُمِّيُّونَ لاَيَعْلَمُونَ الْكِتَابَ ِالاَّ اَمَانِىَّ وَاِنْ هُمْ ِالاَّ يَظُنُّونَ
“Bunların bir de okuyup yazma bilmeyen kısmı vardır ki, kitabı, kitabeti bilmezler, ancak bir takım kuruntu yığını hayaller kurar ve sadece zan ardında dolaşırlar.” [2]

Şol ki söz kadrin bilir cânın nisâr eyle ana
Ayağının altına döşe yüzünü çün bisât.
Şu kişi ki sözün kadrini bilir cânını serp ona
Yüzünü yere ser ayağının altına döşe.

Arifin kadrin yine ol ârif olanlar bilir,
Ehl-i ulûvvun rütbesini bilmez ehl-i inhitât.
Arifin kadrini yine o ârif olanlar bilir,
Aşağılık olanlar yücelik ehlinin rütbesini bilmez.

Ey zâlimler siz Mısriyi aramazsız eşek ararsız Mısriyi meleküt u ceberut u lâhütda arayan bulur mu ki sen nâsutda belki âhurda arar iken bulayum sanursın siz âdâmı tanımazsız âdâmı eşek sanursız imdi sizün zannunuzda eşek âdamdur yâ siz eşek ile âdâm farkını bilmeyince adamı âdâmdan nice fark idersiz biricik kendinüzi de görün ki mesh olmışsız belki nesh olmışsız belki fesh olmışsız dahı haberinüz yok, toğrıyı eğri görenün gözindedür egrilük yeter ey Mısri yeter yeter ey ebter yeter sen yazdukça onlar oldı dahi beter.[3]

Güç getirme kendine geldikçe a’dâ tâ’nesi[4],
Sükkeri halvâdır andan hâsıl olur inbisât.
Güç getirme kendine geldikçe düşmanın kötülemesi,
Şekeri helvâdır, ondan ferahlık hâsıl olur.

Ey Niyâzî fâriğ-u âzâde ol var çekme gam,
Kahr u lütfu bir bilirsen gam olur sana neşât.
Ey Niyâzî var çekme gam kurtul ve âzâde ol,
Sen kahır ve lütfu bir bilirsen üzüntü sevinç olur.

İmân-ı hâs odur ki ayne'l-yakîn elde edip gözü ile Allah Teâlâ’nın zâtını ve sıfatını göreler. Lâkin ruh ile nefsi bir bilmeyenler. Yani bir görmeyenler. Kahır ile lûtfun aslının bir olduğunu idrak etmekliğe şeriattan korkarlar. Nitekim denilmiştir ki:
Kahr u lûtfun illeti mânâda vahittir velî
Bilmedi şeytan bu tevhidi ehadden düştü dûr[5]

TAHMİS-İ AZBÎ

Çün şerîattır hakikât ehline hâza [6] sırat
Emr u nehyi münkeri ârif gibi kıl irtibat
Sırrını fâş etmeye özün sırrını eyle sımat [7]
Her denînin sözüne aldanıp etme ihtilât,
Her leîmi sırra mahrem sanma eyle ihtiyât.
Bilme şeytandan günahı olma nefse âşina
Sonra yüzbin pişman oldunsa yok atâ
Hâb-ı gafletten uyar canın nasihattir sana
Şol ki söz kadrin bilir cânın nisâr eyle ana
Ayağının altına döşe yüzünü çün bisât.
Bu vücudu Hakk’a ikrar etmeğe bir senin bilir
Ehl-i la’bin[8] halini çün yine ehli din bilir
Ehl-i aşk mahbubunu bir çift bilir bir tekbilir
Arifin kadrin yine ol ârif olanlar bilir,
Ehl-i ulûvvun rütbesini bilmez ehl-i inhitât.
Pür ferah olma sana geldikçe dünya ta’nesi [9]
Özünü aldatmasın fânide sevdâ ta’nesi
Dilberin lutfu sana hoştur ki halva [10] ta’nesi
Güç getirme kendine geldikçe a’dâ tâ’nesi,
Sükkeri halvâdır andan hâsıl olur inbisât.
Sana irfan ile düzah tâ ola bağ-ı irem
Yok yere çekme kasavet her işi bil muhterem
Hâtır-ı naşad-ı ki Azbî edersen pür-elem
Ey Niyâzî fâriğ-u âzâde ol var çekme gam,
Kahr u lütfu bir bilirsen gam olur sana neşât.

[1] (Şems-i Tebrizî, 2007), (M.366) s.450
[2] Bakara, 78
[3] (MISRÎ, 1223), v. 61a
Ey zâlimler siz Mısriyi aramazsınız eşek ararsınız. Mısriyi meleküt, ceberut ve lâhut âleminde arayan bulur mu ki, sen insanlık âleminde belki başka yerde arar iken bulayım sanırsın. Siz adamı tanımazsız âdâmı eşek sanırsız. Şimdi sizin zannınızda eşek âdamdır. yâ siz eşek ile âdâm farkını bilmeyince adamı âdâmdan nice fark edersiniz. Bir kere kendinizi de görün ki suretiniz değişmiş belki insanlıktan çıkmışsınız. Belki bozulmuşsunuz dahı haberiniz yok, doğruyu eğri görenin gözündedir egrilik yeter.
Ey Mısri yeter yeter. Ey soysuz yeter sen yazdıkça onlar oldu daha beter.
[4] Ta'n: Hoş görmemek. Kötülemek. Birisinin ayıp ve kusurlarını beyan etmek. * Küfretmek. * Muhalifin iddialarını çürütmek. * Vurmak. * Duhul etmek, dâhil olmak, girmek
[5] (Niyâzî-i Mısrî, 2003), s. 15
[6] Haza: Bu. Şu. O. Gr: İşaret zamiri.
[7] Samt: Susma, sükût
[8] La’b: oyun ehli
[9] Ta'n: Hoş görmemek. Kötülemek. Birisinin ayıp ve kusurlarını beyan etmek. Küfretmek. Muhalifin iddialarını çürütmek. Vurmak. Duhul etmek, dâhil olmak, girmek
[10] HULV: (Halva)Tatlı. Hoş ve güzel. İyi.

Kyanak:
Alıntı:


Başa Dön
 Profil Özel mesaj gönder  
 
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 4 mesaj ] 

Tüm zamanlar UTC + 2 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 2 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Geçiş yap:  
cron
   Powered by phpBB © 2000, 2002, 2005, 2007 phpBB Group

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye