Gençlerde Karşı Cins Yakınlaşmaları
Bir taraftan ayıplar ve dini öğretiler diğer taraftan internet ve medya yoluyla her türlü gizin ortadan kalktığı ayrı bir özgürlük çocuklarımıza veriliyor günümüzde! Kız ve erkek çocuklar birlikte okuyor, birlikte yürüyor ve doğal ortamda arkadaşlıkta yapıyor. Arkadaş olmayınız denebilir mi? Eğer olurlarsa ve illegal ilişkiler yaşarlarsa bunun suçlusu kim olacak? Yangın ortamında yanmamak mümkün mü?
Mütedeyyin ailenin iki çocuğu bir dershanede yan yana oturmuşlar. Her ne kadar baskılar olsa da bu paylaşım olmuş. Arkadaşlıkları ilerlemiş. El ele dolaşır ve daha ileriye gitmişler. Bundan ailelerin haberi yok. O çocukla konuştum bana dedi ki, “ her kızla hemen senli benli olurken mütedeyyin kızla 2 ay sonra senli benli olduk. Çok güzel ve sıcak bir arkadaşlığımız var.” Dedim ki, “eğer bu kızla arkadaşlığın bitse, bu kızın hali ne olacak, bir zamanlar hayallerinde yaşattığı özel bazı şeyleri, seninle öğrendi. Güzel şeyleri illegal da olsa yaşadı. Sen olmazsan hayatında başkasını arayacak ve anne babasının istemediği bir ahlaki yapı ile büyüyecek. Hep bu sırrı içinde yaşayacak. Korkuları olacak. Senin ona yaptığın kötülüğün farkında mısın?” o da net bir şekilde ”Kafam karıştı gerçekten… Ne yapabilirim ki?”
Şimdi düşünelim, ergenliğe gelmiş kızlarımızı evlendirelim desem, olur mu ya diyeceksiniz, eminim. Hadi evlendirelim desek, çocuk nasıl okuyacak, nasıl geçinecekler. Peki, böyle paylaşımları uygunsuz yaşayarak ileriki yaşlara gitmesi ne kadar doğrudur? Evlendiğinde geçmişini saklasa bile, yaşadığı ilk güzellikleri eşinde arayıp bulamazken yaşadığı mutsuzluğu çocuklarına yansıtırken, çocuklarının mutsuzluğu ve kötü yetişmesinin bedelini kim ödeyecek. Evli çiftlerde boşanma hızla yayılıyor. Bunun nedeni, geçmişte yaşanan bu yanlış bedellerle ilgili. Evli çiftler fantezi peşindeler de. Ahlaki çöküntü aldı başını gidiyor.
Ergenlik çağına gelmiş ve cinsiyet problemi yaşayan çocuklara ne demeli. Fiziksel konumundan farklı bir cinselliğe ilgi duymaları? Hızla eş cinsel yaşamlarda artmakta. Kulaklarına küpe takanlar, dövme yaptıranlar, esrar ve içki cabası. Bu hastalığa çözüm de bulunmamakta. Kendi cinsiyetine sahip çıkacak bir eğitim ve davranışa yönlendirmek gerekiyor ergenlik çağında. Doktora giden hastaya, doktorun tavsiyesi istediği cinselliği yaşaması yönünde oluyormuş. Düşünsenize, doktor böyle tavsiye ediyor. Dene diyor. Mütedeyyin ailelerin bile bu hastalıktır ne yapabiliriz gibi çaresizlikleri cabası.
Atalarımız boşuna dememiş, ateşle barut yan yana durmaz. Modern bir toplum olalım derken, çocuklarımızı ateşin içine atıyoruz farkında olmadan. Ergenlik çağı çocukları çalışan anne ve baba psikolojisinde yeterince takip edilemiyor. Sevgiye ihtiyaç duydukları ergenliğin bu isyankâr döneminde, karşılıklı konuşmaya bile zaman bulunamıyor. Ailenin tek beklentisi başarılı çocuklar olması, maaşını kazanıp hayatını ikame ettireceği bir gelecek beklentisi yalnızca. Eğitim yarışı içinde nasıl bir ortama düştüklerinin farkına varmadan büyüyorlar. Dizlerini dövecek olsalar çok geç oluyor.
Biz Müslüman ülkede yaşıyoruz. İstesek de istemesek de bu dini kuralların hâkim olduğu yaşanılabilir bir toplumdayız. Yabancı kültürlerin Teknolojilerini taklit edebilirsiniz ama kendi inanç ve dinlerine uygun yaşam modelini asla. Bırakın okuldaki arkadaşlıkları, iki kuzenin bile aynı ortamda olmalarına ve yalnız kalmalarına dinimiz yasak koymuş. Namahrem demiş. Buna rağmen böyle ortamlarda hala diretmenin ve gereksiz huzursuzlukları yaşamanın ne anlamı olabilir ki… Bir Müslüman genç nasıl yaşamalıdır hakkında cinsiyetine uygun din eğitim dersleri verilmeli. Din dersleri geçiştirilmemeli. Dinin ibadet mevzuları olduğu gibi toplumsal mevzuları da bulunmaktadır. Mahrem nedir namahrem nedir gençler öğrenmeli. Zinanın neden yasak edildiği ve yapılması durumunda nasıl korkunç sonuçların ortaya çıktıkları örneklenmeli. Hıristiyan, şarap içtiğinde ibadet ediyor, dinleri buna izin veriyor. Eğer biz içersek, bu haram oluyor. Eğer biz İslamı kabul etmişsek, hayatımızı ve yaşam biçimimizi buna göre sürdürmemiz gerekiyor. Yaratıcı yasakları haram ile sınırlandırmışsa yalnızca bizim mutluluğumuz içindir bu. Bunlara karşı gelmeden önce, böyle yaşayanların akıbet ve sonlarını araştırmanızı tavsiye ederim.
Sağlıklı ve huzur veren nesil, ancak, yaratıcıyı bilen, onun emir yasaklarını kabul ederek yaşayan altın nesille mümkündür. Bu nesil, oynadığı maçlarını kazanır, mucitler yetiştirir, barlara ve diskolara gitmeyerek zamanını en iyi şekilde değerlendirmeye çalışır, az uyuyan ve çok üreten olur.
Lütfen devekuşu olmayalım. İleriyi görelim. Acı verecek sonuçları görmeden erken önlem alalım. Sizin görüşleriniz nedir? Yaşadığınız canlı örnekleri paylaşabilir misiniz?
Saffet Kuramaz
|